Sarı-lacivertli takım soğuk havada maça tedirgin başladı. Ukrayna temsilcisi karşısında oyunun temposunu düşürmeye çalışan Fenerbahçe, 21. dakikada Volkan’ın hatalı çıkışı ve Eremenko’nun golüyle havlu attı
Fenerbahçe için zemheri gibi bir hava. Çünkü hiç alışkın değil. Soğuk, yüzde doksanı bulan nem oranı ile insanın içine işliyor. Bu Fenerbahçeli oyuncuları caydırıcı bir durum aslında. Ama maç başladığında gördük ki, Dinamo Kievliler de bu durumdan sıkıntılı.
Karşılaşmanın temposu Fenerbahçe’nin işine yarayacak türden; ağır aksak, Kiev fazla saldırgan değil. Bir tedirginliği var, yerse çıkaramaz diye sanki temkinli oynuyor.
Fenerbahçe ise Selçuk’un 31. dakikadaki şutuna kadar Dinamo kalesine uğramıyor. Orta alanda topu tutup, kaleden, Volkan’dan uzak seyretmesini istiyor. Ama Volkan, ilk fırsatta kaleyi terkedip ve gereksiz bir panik ile golü yiyiyor. Bu gole rağmen oyunun şekli ilk yarının sonuna kadar yine de Fenerbahçe’nin mahkumiyetine dönüşmüyor. Fenerbahçe pozisyondan, Kiev kalesinden uzak oynasa da umutlar ikinci yarıya kayıyor.
İkinci yarıda Selçuk’un sakatlanıp oyundan alınması ile 8 yabancılı Fenerbahçe sahne alıyor. Öteden beri, yönetiminin istediği bir şeydi bu, ancak sanki bu sekizlide zayıf halka çok. Zaten Alex’i hemen sonra oyundan alınca da, bu film de başlar başlamaz bitiyor.
Aragones, Maldonado’ya mecbur oluyor, sanki bu tarz maçların vazgeçilmez oyuncusuymuş gibi İlhan’ı sahaya sürüyor; çaresizliğin en çarpıcı örneklerini sergiliyor. Fenerbahçe böylece kendinden daha niteliksiz bir takıma UEFA yolunu açıyor, bu yöndeki tüm vaadlerini gerçekleştiremeden eve dönüyor.
20. dakikada Alex topu orta sahada kaybetti, Milevskiy bu topu kapıp ani atağa dönüştürdü ve tersteki Eremenko’nun önüne attı, Volkan kalesini gereksiz terkedip, Eremenko’nun işini kolaylaştırdı ve bu oyuncunun şutu filelere gitti: 1-0
31. dakika. Fenerbahçe ilk şutunu atıyor. Selçuk kaleye 25 metreden topu kavisli gönderiyor, ama kaleci Bogush rahatca kucaklıyor.
38. dakikada Gökhan sağdan ortaladı, Güiza gelen topa savunmanın arasından kafa vurdu, Bogush bu topu da aldı.
45. dakikada Gökhan, Selçuk’un verdiği topla iki savunma oyuncusunu geçip kaleyi karşısına aldı, pas vermeyip kaleye vurdu ve topu dışarı attı.
59’da taçtan gelen topu alan Kravets, sol çaprazdan Fenerbahçe kalesine şutunu attı ama top kalenin üstünden dışarı gitti.
66. dakikada bu tarz maçlarda uzaktan attığı gollerle ünlenen Deivid’in o bildik bölgeden attığı şut dışarı gitti.
87. dakikada Fenerbahçe savunmasının arkasında topu bulan Kravets, yine kalesini terkeden Volkan’ın yanından topu cılız biçimde yuvarlıyor, Edu yetişip golü önlüyor.
En kötü 2. performans
Fenerbahçe 2001-02’de Mustafa Denizli yönetiminde 6 maçta 0 puan aldığı sezondan sonra en başarısız grup performansını gösterdi. Sarı-lacivertli ekip ilk katıldığı sezon olan 1996-97’de 2 galibiyet (7 puan), 2004-05 sezonunda 3 galibiyet (9 puan), 2005-06 sezonunda 1 galibiyet (4 puan), 2007-08 sezonunda 3 galibiyet (11 puan)
almıştı.